POLİS, YALNIZCA GÜVENLİĞİN DEĞİL, ADALET DUYGUSUNUN DA TEMSİLCİSİDİR

Adem Turaç, emniyet teşkilatının görevinin yalnızca güvenliği sağlamakla sınırlı olmadığını, halkla kurduğu bağ ve adalet anlayışının bu görevde belirleyici olduğunu belirtti:
“Polisimiz bir yasa uygulayıcısı olmanın ötesinde; adaleti, eşitliği ve merhameti temsil etmelidir. İnsan odaklı bir güvenlik anlayışı, halkla polisi birbirine yaklaştırır. Bugün bir polis memurunun yaklaşımı, bir gencin devlete olan güvenini belirleyebilir.”

EMNİYET MENSUPLARIMIZIN HER GÜNÜ, BİR FEDAKÂRLIK HİKÂYESİDİR

Turaç, emniyet görevlilerinin çoğu zaman görünmeyen bir özveriyle görev yaptığını ve toplumun onların yükünü yeterince fark edemediğini ifade etti:
“Bir bayram sabahında evine gidemeyen, bir gece vakti sessiz bir çağrıya ilk yanıt veren, çatışmaların en önünde duran polisimizin hayatı; toplumun huzuru için verilen büyük bir emeğin öyküsüdür. Bu emeğin arkasında sabır, sadakat ve insan sevgisi vardır.”

GÜÇLÜ POLİS, DESTEKLENEN POLİSTİR

Adem Turaç, fedakâr şekilde görev yapan polislerin yaşam şartlarının iyileştirilmesinin sadece emniyet teşkilatını değil, tüm toplumu ilgilendirdiğini vurguladı:
“Emniyet mensuplarının görevi ne kadar kutsalsa, yaşam hakkı da o kadar kıymetlidir. Sosyal hakların güçlendirilmesi, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve polisimizin yalnız hissetmemesi; toplumca üzerinde durmamız gereken başlıca konulardır.”

ŞEHİTLERİMİZİN EMANETİNE SAHİP ÇIKMAK, GÖREVDEKİLERE DESTEKLE MÜMKÜNDÜR

Adem Turaç, mesajının sonunda, hayatını kaybeden polislerimizi rahmetle anarak, halen görevde olan tüm emniyet mensuplarına teşekkür etti:
“Görev sırasında şehit düşen tüm emniyet mensuplarımıza Allah’tan rahmet, gazilerimize şükran diliyorum. Polis Haftası vesilesiyle, tüm polislerimizin 180. yılını yürekten kutluyor; görevini adaletle, sabırla ve insan sevgisiyle yerine getiren her bir polisimize teşekkür ediyorum. Iğdır halkı adına şunu gönül rahatlığıyla söylüyorum: Polisimiz varsa, huzur da vardır.”