“KÜRT HALKI BU ÜLKENİN AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR”

Medeni, “Kürt sorunu” ifadesinin toplumda yanlış bir algı oluşturduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Aslında bu meseleyi ‘Kürt sorunu’ olarak tanımlamak bile bir yönüyle Kürtlere haksızlıktır. Çünkü Kürt halkı Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında yaşayan, bu ülkenin üretimine, kültürüne, tarihine katkı sunmuş geniş bir topluluktur. Bu konu; etnik bir sorun değil, demokratik ve yönetim temelli bir meseledir. Türkiye’nin uzun yıllardır karşı karşıya olduğu tarihsel, siyasal, kültürel ve sosyoekonomik boyutlarıyla çok katmanlı bir konudan bahsediyoruz.”

“ÇÖZÜM, DEMOKRASİ VE HUKUK ZEMİNİNDE MÜMKÜNDÜR”

Medeni, kalıcı çözüm için kapsayıcı politikaların gerekliliğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bu mesele bir günde çözülecek bir mesele değil. Siyaset, hukuk, ekonomi, kültür ve toplumsal barış alanlarında birbirini tamamlayan politikalarla ele alınmalı. Gerçek çözüm, demokratik ve hukuksal bir zeminde; özgürlükleri, eşit vatandaşlığı ve adaleti esas alan bir yaklaşımla mümkündür.”

“ANADİLDE EĞİTİM, ANNE SÜTÜ KADAR HELALDİR”

DEVA Partisi’nin bu konuda net bir duruş sergilediğini vurgulayan Medeni, Genel Başkan Ali Babacan’ın sözlerini hatırlattı:
“Sayın Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi, anadilde eğitim anne sütü kadar helaldir. Bu yaklaşım sadece Kürtler için değil, Türkiye’deki tüm etnik topluluklar için geçerlidir. Çünkü mesele bir kimlik meselesinden öte, temel bir insan hakkı meselesidir.”

“TÜRKİYE’Yİ MOZAİK BİR DEVLET ANLAYIŞIYLA İNŞA ETMELİYİZ”

Mevlüt Medeni, Türkiye’nin zengin kültürel yapısına vurgu yaparak konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Türkiye Cumhuriyeti, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Arab’ıyla, Kürt’üyle, Türk’üyle bir mozaiktir. Bu çeşitlilik ülkemizin zayıflığı değil, gücüdür. Biz DEVA Partisi olarak, bu mozaiği koruyan, kimseyi dışlamayan, özgürlükçü ve eşitlikçi bir anlayışın siyasetini yapıyoruz. Gerçek barış, kimliğini özgürce ifade eden bireylerle mümkündür.”