Balıkçı, vatandaşın sabah uyandığında artık “bugün hangi yeni zam gelecek” kaygısıyla yaşadığını belirtti:
“Milletimizin alın terinden doğan kazanç, her gün yeni bir vergi ya da zamla küçülüyor. ÖTV, KDV, ek harçlar derken vatandaşın nefes alacak gücü kalmadı. Bütçe açığını kapatmak için en kolay yolu seçen iktidar, halka yük bindirmeyi alışkanlık haline getirdi. Bu anlayış, ekonomik adaletsizliğin en açık göstergesidir.”

Edirne’nin hem sınır ticareti hem de tarımsal üretim açısından Türkiye için büyük bir değer taşıdığını vurgulayan Balıkçı, yanlış yönetim nedeniyle bu potansiyelin köreldiğini ifade etti:
“Hudut kenti olmanın avantajlarını değerlendirmesi gereken Edirne, bugün ekonomik darboğazla boğuşuyor. Küçük esnaf artan maliyetler karşısında kepenk indirme noktasına geldi. Çiftçimiz gübre, mazot ve ilaç maliyetlerini karşılayamaz hale geldiği için tarlasını ekmekten vazgeçiyor. Bu tablo, sadece Edirne’yi değil ülkenin geleceğini de tehdit ediyor.”

“Belirsizlik Halkın Umudunu Yok Ediyor”
Balıkçı, toplumsal güvenin kaybolduğuna dikkat çekerek
 şunları söyledi:
“Vatandaş artık geleceğini planlayamıyor. Emekli, memur, işçi, öğrenci… Herkes aynı kaygıyla yaşıyor: ‘Yarın elimde ne kalacak?’ Bu belirsizlik ortamı sadece ekonomiyi değil, toplumun moralini de çökertiyor.”

Anahtar Parti’nin adalet, şeffaflık ve sorumluluk ilkeleriyle halkın yanında olduğunu vurgulayan Balıkçı sözlerini şöyle tamamladı:
“Bizim siyasetimiz günü kurtarma siyaseti değildir. Edirne’de de Türkiye’nin dört bir yanında da halkımızın yükünü hafifletmek, umudunu büyütmek için çalışıyoruz. Anahtar Parti, karanlığa sıkışmış bu düzeni değiştirecek iradenin adıdır.”