Keskin, 2013’te yaşananların sadece bir çevre tepkisi olmadığını vurgulayarak, “Gezi, haksızlığa karşı yükselen bir halk çığlığıdır. Bu direniş, gençlerin ve yurttaşların eşitlik, özgürlük ve adalet taleplerinin meydanlarda vücut bulmuş halidir.” dedi.
“Gezi, ağaçların gölgesinde büyüyen bir başkaldırı değil, baskının gölgesinde filizlenen bir toplumsal vicdandır. O gün sokaklara çıkan milyonlar, yalnızca doğayı değil, aynı zamanda yaşam hakkını, ifade özgürlüğünü ve hukuku savundu.”

CHP’li Keskin, Gezi Direnişi’ni hedef alan karalama kampanyalarına da sert tepki gösterdi: “Gezi’yi suç gibi göstermek isteyenler, halk iradesini cezalandırmak istemektedir. Ama ne yaparlarsa yapsınlar; Gezi, halkın alnı açık, yüreği temiz duruşudur. Korkmayanların, susmayanların, boyun eğmeyenlerin adıdır.”

Keskin, direnişin aradan geçen yıllara rağmen hâlâ canlı olduğunu vurgulayarak, “Gezi, bir gün değil, her gün hatırlanması gereken bir halk direnişidir. Bu mücadele, bu ülkenin dört bir yanındaki vicdanlı insanların kalbinde yaşamaya devam ediyor.” ifadelerini kullandı.

Açıklamasının sonunda Gezi tutuklularına da değinen Erdinç Keskin, şunları söyledi: “Gezi nedeniyle cezalandırılan herkes aslında hepimiz adına bedel ödüyor. Bu adaletsizliğe son verilmeli, hukuksuz tutuklamalar derhal sona erdirilmelidir. Gezi'yi sahiplenmek, demokrasiye ve adalete sahip çıkmaktır.”