“MARDİN’İN GÜNEŞİ YETMEDİ, ŞİMDİ DE CEBİMİZİ YAKIYORLAR”

Hacı İlhan, Mardin’in hem iklimsel koşulları hem de sosyoekonomik yapısı gereği enerjiye olan ihtiyacının yüksek olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Mardin’de yazın kavurucu sıcağında serinlemek, kışın ısınmak zaten lüks hale gelmişti. Şimdi bu zamlarla elektrik neredeyse erişilemez oldu. Küçük çiftçi sulama yapamaz hale geldi. Mahalle bakkalı dükkanını açarken önce elektrik sayacına bakıyor. Elektrik lüks değil, yaşamın kendisidir.”

“İSRAF DEVAM EDERKEN, MİLLETİN FATURASI KABARIYOR”

İlhan, devletin önceliklerinin halktan yana olmadığını, kamudaki israf devam ederken tasarrufun yalnızca vatandaştan beklendiğini dile getirdi:
“Bugün elektrik zammını konuşuyoruz ama bu zam saraya, konvoylara, lüks harcamalara değil; Mardin’in dar gelirli ailelerine yansıyor. 5 maaşlı bürokratlar değil, 5 çocukla geçinmeye çalışan aileler ödüyor bu bedeli. Devlet yönetimi önce adaletle, sonra vicdanla olur.”

“ÇÖZÜM: ÜRETEN VE PAYLAŞAN BİR EKONOMİK DÜZENDİR”

Saadet Partisi’nin çözüm önerilerine de değinen Hacı İlhan, şunları kaydetti:
“Yıllardır söylediğimiz gibi, çözüm zamlarda değil, üretimde, paylaşımda ve şeffaf yönetimdedir. Biz, dışa bağımlı ekonomi yerine kendi kaynaklarıyla üreten, israfı sona erdiren bir sistem öneriyoruz. Bugünkü sistemin adı adaletsizliktir, çaresizliktir. Saadet Partisi ise çözümün adresidir.”

“BU SES MARDİN’DEN YÜKSELİYOR: YETER!”

Açıklamasının sonunda halkı bu adaletsizliğe karşı birlik olmaya davet eden İlhan şu sözlerle konuşmasını tamamladı:
“Bu zamlar yalnızca cebimizi değil, geleceğimizi de karartıyor. Mardinli hemşehrilerimin sabrı tükenmiştir. Bu sese kulak verilmezse, millet sandıkta gereğini yapacaktır. Biz Saadet Partisi olarak hem çözümle hem de vicdanla yola çıktık. Bu düzen değişecek, millet rahat nefes alacak.”