“HAYVANLAR HASTALIKTAN DEĞİL, AŞIDAN ÖLÜYOR”

Ömer Ulutaş, şap hastalığına karşı uygulanan aşıların son yıllarda 3 katına çıkarıldığını hatırlatarak şunları söyledi:

“Eskiden bir kez yapılan şap aşısı şimdi yılda üç kez yapılıyor. Son dört yılda binlerce hayvan aşılardan sonra ya telef oldu ya da sakat kaldı. TÜİK verileri ortada: Aşılama sonrası hayvan varlığı dramatik şekilde azaldı. Bu nasıl önlem? Bu, düpedüz bir yok etme operasyonudur.”

“81 İLDE HAYVAN PAZARLARI KAPATILDI, BU BİR TESADÜF MÜ?”

Ulutaş, Türkiye’nin dört bir yanında hayvan pazarlarının “şap hastalığı” bahanesiyle kapatılmasını da sert sözlerle eleştirdi:

“Düşman bir ülkeyi işgal ettiğinde önce hayvancılığı yok eder. Şimdi bizim başımıza gelen de budur. 81 ilde hayvan pazarları kapatıldı. Çiftçi hayvanını satamıyor, et üretimi çöküyor. Peki bu kimin işine yarıyor? Yapay et lobisinin mi?”

“ŞAP HASTALIĞININ TEDAVİSİ DOĞADADIR, AŞIDA DEĞİL!”

Toprak Partisi lideri, şap hastalığıyla ilgili halk arasında bilinen gerçeklere dikkat çekti:

“Hayvanlar şap hastalığını merada otlayarak, kaya tuzu yalayarak atlatabiliyor. Öldüren şap değil, aşıdır. Şap hastası diye gösterilen hayvanların büyük bölümü aşı hasarı yaşıyor.”

“AŞI DAYATMASI BİR GEÇİM KIRIMIDIR!”

Ömer Ulutaş, üreticiye yapılan aşı zorunluluğunun Anayasa’ya aykırı olduğunu ve çiftçinin tercihini gasp ettiğini vurguladı:

“Devlet destekten men etmekle, para cezasıyla tehdit ederek aşıyı dayatıyor. Bu, çiftçiyi çaresiz bırakmaktır. İnsanlara Covid sürecinde ne yapıldıysa şimdi aynısı hayvancılığa yapılıyor. Bu bir biyopolitik savaş yöntemidir.”

“ÇİFTÇİLERİMİZ DİRENMELİ, HAYVANINA SAHİP ÇIKMALIDIR”

Ulutaş, açıklamasını güçlü bir çağrıyla tamamladı:

“Çiftçilerimiz uyanmalı, seslerini yükseltmelidir. Bu oyun ancak dirençle bozulur. Hayvanlarımıza yapılan bu aşı dayatmasına boyun eğmeyin. Toprak Partisi olarak her zaman çiftçinin, üreticinin yanında olacağız. Gıda bağımsızlığı milli güvenlik meselesidir. Susarsak aç kalırız!”