Artar, Katar’da gerçekleştirilen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi ortak zirvesinden çıkan sonuç bildirgesini eleştirdi.
“Zirvede yayımlanan bildiride yalnızca kınama, bazı ülkelere çağrı ve birkaç üye ülkeye övgü vardı. Bu durum, İsrail’in kanlı saldırılarıyla aynı zamana denk geldi. Gazze bombalanırken, liderlerin böylesine yetersiz bir açıklama ile yetinmesi kabul edilemez bir zaaf göstergesidir” dedi.

“Sessizlik Ortaklıktır”

Yaşar Artar, uluslararası toplumun pasif tavrının zulmü beslediğini vurguladı:
“Gazze’de bebekler, çocuklar, kadınlar ve masum siviller katledilirken sessiz kalmak; bu vahşete ortak olmaktır. Dünyanın dört bir yanında insan hakları, barış ve özgürlük nutukları atan ülkelerin, Filistin konusunda gösterdiği sessizlik tarihe kara bir sayfa olarak yazılacaktır.”

“Türkiye Daha Etkin ve Kararlı Olmalı”

Artar, Türkiye’nin bu süreçte öncü bir rol üstlenmesi gerektiğini ifade etti:
“Filistin davası, sadece Arap dünyasının meselesi değil; insanlığın ortak sınavıdır. Türkiye, tarihi sorumluluğuna uygun biçimde, diplomatik girişimlerini en üst seviyeye taşımalı, adaletin sesi olmalıdır. Gazze’de dökülen kan, sadece Filistin halkının değil, insanlığın vicdanına vurulan ağır bir darbedir.”

Yaşar Artar, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bugün kınama ile yetinenler, yarın tarih önünde hesap vereceklerdir. Gelecek Partisi olarak bizler, Gazze’nin ve tüm mazlumların yanında olmaya devam edeceğiz. Bu çağrı bir siyasi mesaj değil; insanlığın vicdanından yükselen bir çığlıktır.”