ENGELLİ HAKLARI, SOSYAL ADALETİN ÖLÇÜSÜDÜR

Aydın Ünsal, sosyal devletin inşasında engellilere tanınan hakların ve sağlanan imkanların belirleyici rol oynadığını dile getirerek şu değerlendirmede bulundu:
“Bir ülkenin gerçek gelişmişlik seviyesi, en kırılgan bireylerine sunduğu imkanlarla ölçülür. Engelli bireylerin kamusal hizmetlere, istihdama, eğitime ve sosyal yaşama eşit şekilde erişemediği bir düzende, adaletin tesisi eksiktir.”
Ünsal, Birlik ve Yükseliş Partisi olarak hem merkezi hem yerel yönetimlerde erişilebilirlik ilkesinin anayasal güvenceye kavuşturulması gerektiğini savunduklarını belirtti.

EĞİTİMDE VE TEKNOLOJİDE ENGELLERİ KALDIRMAK ŞARTTIR

Birlik ve Yükseliş Partisi'nin programında yer alan eğitim reformuna da değinen Ünsal, kapsayıcı eğitim modelinin yalnızca fiziksel erişim değil; pedagojik materyaller, dijital araçlar ve öğretmen eğitimi düzeyinde de yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı:
“Engelli öğrenciler, özel gereksinimli bireyler değil; farklı yöntemlerle öğrenen bireylerdir. Eğitim sisteminin bu farkı dikkate alması, yalnızca bir hak değil, bir devlet yükümlülüğüdür.”
Ayrıca dijital hizmetlerin tüm engel gruplarına uyarlanması için kamu ve özel sektör iş birliğiyle ‘Erişilebilir Teknoloji Girişimi’ hayata geçirilmelidir dedi.

SADECE HAFTALIK FARKINDALIK YETMEZ: KALICI YASAL DÜZENLEMELER ŞART

Aydın Ünsal, 10-16 Mayıs tarihlerinin bir takvim zorunluluğu değil, bir anayasal farkındalık fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek şu sözlerle açıklamasını sürdürdü:
“Engelliler Haftası, yalnızca empati cümleleriyle geçiştirilemez. Bu hafta, bir yasa teklifinin hazırlandığı, bütçeden engelli haklarına daha fazla pay ayrıldığı ve sosyal katılımın arttığı bir dönem olmalıdır. Aksi takdirde, yalnızca sözde bir duyarlılık sergilenmiş olur.”

ÜNSAL: “BİRLİKTE YAŞAMAK, BİR SEÇENEK DEĞİL, BİR ZORUNLULUKTUR”

Mesajının sonunda birlik çağrısında bulunan Aydın Ünsal, “Engelli bireylerin görünür olması, hayatın her alanında aktif rol üstlenmesi bir lütuf değil, onların hakkıdır. Birlik ve Yükseliş Partisi olarak, bu hakkın teminat altına alınması için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
“Engelliler için adalet sağlanmadıkça, toplumsal vicdan tamir edilemez. Onların hayatını kolaylaştırmak, aslında hepimizin hayatını iyileştirmektir.”