|
Tweet |
Açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Gıdalarda görülen sorunlar artık münferit olay olmaktan çıkmış, ülke çapında ciddi bir güvenlik problemine dönüşmüştür. Market raflarından toplu dağıtım merkezlerine, paketli gıdalardan taze ürünlere kadar pek çok alanda salmonella, küf, bozulmuş ürün ve çeşitli bakterilere rastlanması, toplum sağlığının açık bir tehlike altında olduğunu göstermektedir.
Firmaların içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıların üretim ve tedarik süreçlerine olumsuz yansıdığı açıktır. Artan maliyetler karşısında bazı işletmelerin hijyen ve kalite standartlarını geri plana ittiği görülmektedir. Ancak ekonomik koşullar ne kadar zor olursa olsun, halkın sağlığı riske atılamaz. Ekonomi bu problemlerin temel sebeplerinden biridir fakat tek sorumlusu değildir.
Devlet kurumlarının görevlerini etkin bir şekilde yerine getirmemesi, denetim mekanizmalarının zayıflığı ve yaptırımların caydırıcı olmaması bu tabloyu ağırlaştırmaktadır. Üreticinin de, satıcının da, tüketicinin de güven duyabileceği bir sistem kurmak zorundayız. Aksi halde bugün yaşananlar yarın daha büyük krizlere yol açacaktır.
Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere ilgili tüm kurumlar, ülkenin her noktasında düzenli, tarafsız ve bilimsel denetim yapmalı; bozuk ürün üreten veya satan işletmelere karşı tavizsiz bir tutum sergilemelidir. Halkın sağlığını korumak devletin temel sorumluluğudur. Bu ülkede insanlar sofralarına koydukları bir yiyeceğin onları hasta edip etmeyeceğini düşünmek zorunda kalmamalıdır.
Reyhanlı’dan Türkiye’nin tamamına sesleniyoruz: Gıda güvenliği, ekonomik koşullara kurban edilemeyecek kadar hayati bir konudur. CHP olarak bu sürecin takipçisi olacağız ve halkımızın sağlığı için gereken her adımın atılması konusunda mücadelemizi sürdüreceğiz.”